Sosyal Yardımlaşma Olarak Zekat

Sosyal Yardımlaşma Olarak Zekat

 

 

وَمَا آتَيْتُم مِّن رِّبًا لِّيَرْبُوَ فِي أَمْوَالِ النَّاسِ فَلَا يَرْبُو عِندَ اللَّهِ وَمَا آتَيْتُم مِّن زَكَاةٍ تُرِيدُونَ وَجْهَ اللَّهِ فَأُوْلَئِكَ هُمُ الْمُضْعِفُونَ

 

 

اِتَّقُوا اللَّهَ رَبَّـكُمْ وَصَلُّوا خَمْسَـكُمْ وَصُومُوا شَهْرَكُمْ وَأدُّوا زَكَاةَ أمْوَالِكُمْ وَأطِيعُوا ذَاأمْرِكُمْ تَدْخُلُوا جَنَّةَ رَبِّـكُمْ

       

 

 

Muhterem Müslümanlar

Yüce Dinimiz, toplumların huzur ve mutluluğuna önem vermiş ve bunu gerçekleştirmek için de bir takım esaslar getirmiştir. İşte bu esaslardan biride sosyal barışın sağlanmasına önemli katkıda bulunan zekattır. Sözlükte, çoğalma, bereket ve temizlemek anlamalarına gelen Zekatın, ıstılahi anlamı ise; nisap miktarına ulaşan malın bir kısmını sadece Allah rızası için ihtiyaç sahiplerine ulaştırmaktır.[1] Hz. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz “İslam dini beş esas üzerine kurulmuştur.  Allah’tan başka ilah olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Resulü olduğuna şehadet etmek, namaz kılmak, zekat vermek, hacca gitmek ve ramazan orucunu tutmak”[2] buyurarak, zekatı İslam’ın beş temel şartı içerisinde zikretmiştir.