Soru: Araştırdığım kadarıyla cevabını bulamadığım zekatla ilgili şu sorularımı cevaplarsanız çok memnun olurum.
1.Çocuğa zekat verilir mi, belli yaş sınırı var mı, zekat verebilecek konumda olan birisinin çocuğu öğrenci ise bu çocuğa zekat verilir mi ve çocuğun yaş durumu fark eder mi?
2.Asli ihtiyaç olmayan ve ticaret içinde kullanılmayan örneğin 2. bir araba veya bir yat veya bir yazlık ev zekata tabi midir? (Zekata tabi malda aranan artıcı olma özelliği bunlarda yok fakat bunlar asli ihtiyaçta değil)
3.Toprak mahsulünün zekatını verirken maaş vs başka bir gelir yoksa yıllık ihtiyaç giderleri düşüldükten sonramı öşür verilir yoksa düşülmeden mi?
Cevap:
1.Çocuğa zekat verilebilir. Çocuğa zekat verilmesinde belli bir yaş sınırı yoktur. Ancak Zekat verebilecek bir zenginin (buluğa ermemiş) küçük çocuğuna zekat verilemez. Çünkü bu çocuk babasının malı ile zengin sayılmaktadır. Zekat verilebilecek zenginlikte bulunan bir zenginin (buluğa ermiş) çocuğuna zekat verilebilir. Çünkü böyle bir şahıs kendi malında tasarruf etme imkanına sahiptir.
2.Zekata tabi olan mallarda artıcı olma özelliği vardır. Bu doğrudur. Artmadan kasıt ise hakiki ve hükmü artmadır. Hakiki artma; koyun, sığır, deve gibi yani hakiki olarak artışı olan (ürüme ile artan) mallardır. Para, altın, ticaret malı, (sizin kastettiğiniz araba, yat, yazlık bir ev) ise hükmü artışa sahip olan mallardır. Yani bunlarda görünüş itibariyle artma olmasa bile ticari meta olarak kullanıldığı zaman artma meydana gelmektedir. Böyle bir artışa hükmü artış denmektedir. Bu sebeple sizin saymış olduğunuz araba, yat veya yazlık ev üzerinden zekat verilmelidir. Sonuç itibariyle kişinin elinde herhangi bir meblağ olması ile, o meblağa tekabül eden bir malın olması aynı şeydir. Önemli olan burada kişinin asli ihtiyacını karşılamış olması veya olmamasıdır. Zaten zekat asli ihtiyaç olan mallardan verilmez. Asli ihtiyaçların karşılanmasından sonra elde 80,18 gram veya üzeri altın, para veya ticari mal bulunursa bundan zekat verilir. Bu sebeple sizin söylemiş olduğunuz durumdaki elde bulunan şeylerin değeri üzerinden zekat verilmesi gerekir. Elde bulunan bu şeyler ne kadar ediyor ise o şeyin giderleri çıkarıldıktan sonra kalan değerinin 1/40 nispetinde (% 2,5 oranında) zekat verilmesi gerekir. Çünkü bunlarda bir yatırım aracıdır. Böyle bir şey almış olması veya bu şeyin parasının elde bulundurulması arasında herhangi bir farklılık yoktur. Ticari mal olarak kullanılmaması o şeyin zekatının verilmeyeceği anlamına gelmez. Böyle bir araba, yat veya yazlık satıldığı zaman kişiye yine kazanç getirmektedir. Kazanç getirmese dahi elde bulunulan parayı korumaktadırlar.
3.Toprak mahsullerinden verilen zekata öşür denmektedir. Öşür arazisi, yağmur veya ırmak suları ile sulanır ise, ürün elde etmek için herhangi bir harcama yapılmaz ise o zaman 1/10 nispetinde öşür verilir. Eğer öşür arazisine harcama yapılarak mahsul alınıyor ise o zaman 1/20 nispetinde öşür verilir. Hanefi ulemasında, Yapılan harcamalar, ister tohum parası, ister amele ücretleri isterse diğer yapılan masraflar ne olursa olsun elde edilen üründen çıkarılmaz, hepsinin toplamından zekat verilir görüşü benimsenmiştir.
Günümüzde bazı çağdaş alimler, yapılan harcamalar düşüldükten sonra geriye kalan ürünün üzerinden zekat verilmesini savunmaktadırlar. Bu yaklaşım tarzı da yanlış değildir. Hatta özellikle artan maliyetler tüm üründen çıkartılmadan zekat verilirse belki toprak mahsullerinden elde edilebilecek bir kâr kalmayabilir. Bu sebeple yapılan harcamalar düşüldükten sonra kalan ürün 653 kg dan fazla ise kalan maldan 1/20 oranında zekat verilir.
Ahmet ÜNAL
Vaiz