Kutlu Bir Yolculuk Başladı: Umreye Davet
Hacca gidebilecek kadar zamanı maddi imkânı bulunmayanlar için yeni bir Umre mevsimi başladı. İnsanlar için yeryüzünde kurulan ilk ev, dünyanın en kutsal mekânı olan kıblemiz Kâbe’yi ziyaret edip, tavaf etme imkânını Umre yolculuğu ile elde edebilir, Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in kabrini ziyaret edebilir, O’nun selamına muhatap olabiliriz.
Vaazımıza Efendimiz (s.a.s) umre yolculuğu ile ilgili şu müjdeleri aktararak başlayalım. “Hac ve umre yapanlar, Allah’ın evinin ziyaretçileridir. Kendisine dua ederlerse; dualarına icabet eder, ondan bağışlanma dilerlerse; onları bağışlar” (İbn-i Mace, Menasik, 5)
“Benim mescidim (Mescid-i Nebevî) de kılınan bir namaz, Mescid-i Haram dışında diğer mescitlerde kılınan bin namazdan daha faziletlidir. Mescid-i Haram’da kılınan bir namaz, diğer mescitlerde kılınan yüz bin namazdan daha faziletlidir.” (Ahmed b. Hanbel,, III, 343-397)
Umre yolculuğu ile Yüce Rabbimizin insanlık için kurdurduğu, dünyanın en kutsal mekânını görme, onu ziyaret etme ve orada Taratanımıza duada bulunma imkanını elde edebiliriz. Yüce Rabbimiz Hz. Âdem’le başlayan ve ahirete kadar gelecek olan bütün insanların dünya ve ahiret mutluluklarını gerçekleştirebilmeleri için Peygamberler göndermiştir. İnsanların huzuru için görevlendirilen Peygamberler ise gönderilme amaçlarına uygun bir şekilde insanlığı tek ilaha kulluğa çağırmışlardır. Tek İlaha kulluk yapanlardan ise tek kıbleye yani kâbeye yönelmesi istenmiştir. İşte O Kabe ki; bizim kıblemizdir. Namazımızda Ona yönelmemiz istenmiştir.Yüce Rabbimiz bir ayette şöyle buyurmaktadır.
وَمِنْ حَيْثُ خَرَجْتَ فَوَلِّوَجْهَكَ شَطْرَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ وَإِنَّهُ لَلْحَقُّ مِن رَّبِّكَ وَمَااللّهُ بِغَافِلٍ عَمَّا تَعْمَلُونَ
وَمِنْ حَيْثُ خَرَجْتَ فَوَلِّ وَجْهَكَشَطْرَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ وَحَيْثُ مَا كُنتُمْ فَوَلُّواْ وُجُوهَكُمْشَطْرَهُ لِئَلاَّ يَكُونَ لِلنَّاسِ عَلَيْكُمْ حُجَّةٌ إِلاَّ الَّذِينَ ظَلَمُواْمِنْهُمْ فَلاَ تَخْشَوْهُمْ وَاخْشَوْنِي وَلأُتِمَّ نِعْمَتِي عَلَيْكُمْ وَلَعَلَّكُمْتَهْتَدُونَ
“Nereden yola çıkarsan çık (namazda) yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. Bu emir Rabbinden sana gelen gerçektir. (Biliniz ki) Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir. (Evet Resûlüm!) Nereden yola çıkarsan çık (namazda) yüzünü Mescid-i Haram'a doğru çevir. Nerede olursanız olunuz, yüzünüzü o yana çevirin ki, aralarından haksızlık edenler (kuru inatçılar) müstesna, insanların aleyhinizde (kullanabilecekleri) bir delili bulunmasın. Sakın onlardan korkmayın! Yalnız benden korkun. Böylece size olan nimetimi tamamlayayım da doğru yolu bulasınız.” (Bakara, 2/149-150)